Türkiye’nin Karadeniz bölgesinde bulunan Sümela Manastırı, binlerce yıllık tarihiyle göz kamaştıran bir manastır. Bu manastır, doğal güzellikleriyle ünlü Altındere Vadisi’nde, Maçka ilçesi sınırları içinde yer alıyor. Sarp kayalıkların üzerine kurulan manastır, etkileyici mimarisi ve zengin tarihiyle hem yerel hem de yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.

Manastırın tarihi, 4. yüzyıla kadar uzanıyor. İnanışa göre, manastırın yapımına 386 yılında Trabzonlu iki rahip olan Barnabas ve Sophronios başlıyor. Bu manastır, 6. yüzyılda yapılan Pers I. Hüsrev’in istilasına kadar bir keşişler topluluğuna ev sahipliği yapıyor. Daha sonra, manastır Bizans İmparatorluğu’nun egemenliği altına giriyor ve önemli bir Hristiyan merkezi haline geliyor. Sümela Manastırı’nın adı ise, Meryem Ana’nın (“Panagia” olarak bilinir) üzüntüsüne ithafen veriliyor. Efsaneye göre, Meryem Ana, İsa’nın çarmıha gerildiğini öğrendiğinde gözyaşlarına boğulmuş; bu gözyaşlarından manastırın yer aldığı kayanın üstünde bir mağara oluşturulmuş.  Manastır bugünkü haline ise 13. yüzyılda yapılan yenileme çalışmaları sonucunda alıyor. Bu yenileme çalışmaları sırasında, manastırın kilisesi, kütüphanesi, mutfakları, yemek salonları ve keşişlerin yaşadığı hücreleri yeniden inşa ediliyor.

Manastır, vadi tabanından da 300 metre yukarıda, büyük bir kaya oyuntusunu çevreleyen odalardan oluşur. Manastıra giriş için, dış avludan başlayan yaklaşık 70 basamaklı bir taş merdivenden çıkılır. Girişler sabah 08:00 ile akşam ise hangi mevsim de olduğumuz ile ilgili değişiklik göstermektedir. Yaz aylarında 19:00 iken, kış aylarında 16:30’dur. Haftanın her günü ziyarete açıktır.